Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü Öğretim
Üyesi Prof. Nesrin Özören, dünya’da ilk kez oda sıcaklığında 30 gün dayanabilen
aşı taşıyıcı teknolojisi geliştirdi.
Dünya’da ilk kez Türk bilim insanları tarafından oda sıcaklığında
30 gün dayanabilen aşı taşıyıcı teknolojisi geliştirildi. Boğaziçi Üniversitesi
Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Nesrin Özören ‘in
buluşu, aşı teknolojisinde bir devrim niteliği taşıyor.
Boğaziçi Üniversitesi Yaşam Bilimleri Araştırma Merkezi Müdür
Yardımcısı ve Moleküler biyoloji ve Genetik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Nesrin
Özören, oda sıcaklığında 30 gün muhafaza edilen aşı taşıyıcı teknolojisi
geliştirdi. 2009 yılından beri proje üzerinde çalıştıklarını belirten Prof.
Özören, geliştirdikleri aşı teknolojisiyle dünyanın her yerine aşı göndermenin
mümkün olduğunu ifade etti. Hayvan deneyleri noktasına gelen çalışmada
deneylerin olumlu çıkması sonucunda, bilim dünyasında bir sistem yenilenmesi
gerçekleştirilecek.
Yeni bulunan ASC zerrecik aşı taşıma sistemi oda sıcaklığında
muhafaza edilebiliyor
Aşıların daha uzun süre dayanması gerektiğini ifade eden Prof. Nesrin
Özören, günümüzde kullanılan yeni nesil aşılarda mikroorganizmaların sadece en
çok bağışıklık yanıtı veren parçalarının dâhil ediliyor olduğunu, bu yapıları
içeren aşıların ise 2-8 0C derecede ve sabit koşullarda saklanmaları
gerektirdiğini belirterek şunları söyledi; “Özetle yaptığımız çalışmalar sonucu
yeni bir taşıyıcı bulduk. ASC zerreciklerinin üzerine istediğimiz bir
hastalığın etkin antijenini (mesela grip virüsü ajanı-H5, kuduz mikrobu parçası
ya da herhangi başka bir zararlı organizma parçası) yükleyip hayvan ve/veya
insanlara zerk edip bağışıklama elde edebiliriz. Yeni aşı teknolojisi olarak
geliştirdiğimiz bu yöntem ile henüz aşıları bulunmayan ve/veya aşı etkinliği az
olan hastalıklara karşı da yeni aşıların üretimini kolaylaştırabiliriz. Buluşumuz
olan ASC zerrecik taşıyıcısı; üzerine yüklenen antijenler/uyaranları 30 gün
boyunca oda sıcaklığında ya da donma/çözülme döngülerine dirençli bir şekilde
koruyor. Bu teknoloji ile geliştirilecek tüm aşılar; bugün ihtiyaç duyulan
sabit koşullar yerine normal ısı koşullarında dünyanın her yerine
gönderilebilecek”.
Dünyada ilk kez ASC zerrecikleri üzerinde başka moleküllerin
(antijenlerin) taşınabileceği ve bunların makrofaj hücreleri tarafından
sindirilebileceğini bulup, bu sayede aşı teknolojisi geliştirdiklerini ifade
eden Prof. Özören, patentli, tescilli bir buluş yaptıklarını da sözlerine
ekledi. Yaptıkları araştırmalarda söz konusu olan ASC adaptör proteinin
oluşturduğu komplekslerin (ASC zerrecikleri) bağışıklık sisteminde çok önemli
bir görevi olduğunu söyleyen Prof. Özören, dışarıdan bir virüs ya da
mikroorganizmanın hücre içine ya da vücut içine geldiğinde tetiklenen bu
mekanizmanın enfeksiyon bölgesindeki mikroorganizmanın yok edilmesinde etkili
olduğunu belirtti.
Prof. Nesrin Özören, “Özellikle ASC zerrecikleri üzerinde
yaptığımız deneylerde bu protein bileşiğinin, vücut içerisinde çok iyi bir
antijen/aşı taşıyıcı olabileceğini gördük. ASC zerreciklerinin üzerine veya
içine bağışıklık sistemini tetikleyecek, antijen dediğimiz uyaranları ekleyebiliyoruz,
böylece aşı teknolojisinin hedeflediği bağışıklık sisteminin uyarılmasını
kolaylaştırıyoruz” dedi.
“Türk şirketlerinin bu aşıyı üretmesini istiyoruz”
Hayvan deneylerinin olumlu çıkması sonucunda Türk şirketleriyle
görüşmek istediklerini belirten Prof. Özören, zamanında çiçek aşısını batıya
öğreten Osmanlıların izinden, tüm dünya karşısına yeni bir aşı teknolojisi ile
çıkmak istediklerini ve bu projeyle birlikte Türkiye’nin aşı alanında tekrar
Önder konumuna gelmesinin mümkün olduğunu söyledi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder