Atom
numarası 25, simgesi Mn dir.1174 yılında
keşfedilmiştir.Periyodik tablonun 7-B
grubunda yer alır. Grimsi metal renklidir. En önemli metallerden biridir.
Çeliğin
dayanımını geliştiren bir alaşım elementidir. Bu özelliği içinde bulunan karbon
miktarına bağlıdır. Yüksek karbonlu çeliklerde manganın etkisi sertlik ve
dayanımı artırmaktadır. Elementler için kullanılan periyodik yapı A B olarak
adlandırılmıştır.
Genellikle doğada
demir elementi ve daha birçok elementle bağlı biçimde bulunmaktadır. Genellikle
metal endüstrisinde alaşımlarda kullanılır özellikle paslanmaz çelik yapımında
alaşımda gerekli bir hammaddedir. Yunanistan'ın magnezya bölgesinden adını almıştır.
Manganez dioksit bileşiğinden 1774 yılında karbonun indirgenmesi neticesinde
ilk olarak elde edilmiştir. Çelikteki aşınma ve paslanmanın önlenmesinde
kullanılmaktadır. Endüstride oksitlenme aşamasına göre birçok farklı renk
alabilen element renklendirici olarakta kullanılmaktadır. Çinko karbon ve
alkalinli pillerin üretiminde kullanılan önemli bir elementtir. Manganez
iyonları çok çeşitli enzimlerde ve fotosentetik bitkilerde yer alabilmektedir.
Yüksek seviyelerde manganez memelilerde zehirlenme etkisi yapar.
Bilim
adamları hala Manganez eksikliğinin ve Manganez zehirlenmesinin canlı
organizmalar üzerindeki olumsuz etkilerini anlamak için çalışmalarını
sürdürmektedirler. Manganez, bazı enzimlerin yapısına katılarak, bazılarında
ise aktivatör olarak fizyolojik proseslerin gerçekleşmesinde önemli rol oynar.
Antioksidandır. Vücutta protein sentezlenmesinde, sindirimde ve besinlerden
enerji üretilmesinde görev alan önemli minerallerin içinde bulunan etkili bir
elementtir. Eksikliğinde sürekli yorgunluk, hafıza problemleri, kısırlık, kilo
kaybı, özellikle çocuklarda ve bebeklerde büyüme geriliği gibi belirtiler
görülür. Kanın normal pıhtılaşması için gereklidir. Mangan bitkiler için de çok
önemli bir elementtir ve günümüz modern tarım sektöründe vazgeçilmez bir gübre
içeriğidir. Manganez, kemik oluşumu, enerji üretimi, protein, karbonhidrat ve
yağ metabolizması gibi bir çok enzim sistemine yardımcı bir maddedir. Bazı B
vitaminleri, C ve E vitaminlerinin kullanımı için gereklidir. İnce
bağırsaklarda emilir ve kemiklerde, karaciğerde, böbreklerde, hipofiz bezinde
ve pankreasta depolanır. Kolesterol üretimini tetikler, normal büyüme ve
gelişimi destekleyerek hücre fonksiyonlarına yardımcı olur.
Avokado, arpa, fasulye, yaban mersini, böğürtlen, buğday kepeği, esmer pirinç, karabuğday, kestane, karanfil, kahve, yumurta sarısı, zencefil, yeşil yapraklı sebzeler, fındık, baklagiller, yulaf ezmesi, yer fıstığı, bezelye, ananas, kırmızı ahududu yaprağı, pirinç kepeği, ıspanak, ceviz, tam buğdayda bulunur. Çay, zengin bir Mangan kaynağı olmasına rağmen, içinde bulunan tannin de Mangan emilimini düşürür.
Vücutta eksiliği halinde doğum kusurları, körlük, kemik ve eklem bozuklukları, sağırlık, felç, üreme bozuklukları, normal olmayan kemik ve kıkırdak oluşumu, glukoz toleransında bozulma ve büyümede gecikme oluşabilir. Manganez eksikliği yaşayan bir kişide kilo kaybı, bulantı, kusma, deri tahrişi, saç uzamasında yavaşlama ve saç renginde beyazlaşma görülebilmektedir. Çok nadir rastlansa da yüksek doz ve toksik etkisi; halusinasyon, uykusuzluk, iştahsızlık, nefes alma zorluğu, baş ağrısı, depresyon, cinsel iktidarsızlık, sinirlilik, ruhsal rahatsızlıklar, hareket zorluğu, bacak krampları, zayıflıktır.Aşırı doz belirtileri, Parkinson hastalığının belirtileri ile benzerlik gösterir. Doğal diyet uygulayan insanlarda mangan eksikliği belirlenmediğinden, Avrupa Birliği mangan alımında genel populasyon için herhangi bir kısıtlama veya düzenleme belirtmemiştir. Ayrıca, diyabet ve pankreas bozuklukları görülebilir. Diyabet hastalarında vücutta olması gerekenin yarısı kadar manganez bulunmaktadır.Yüksek dozlarda kalsiyum, magnezyum ve fosfat alımı manganez emilimini azaltır. Solunum yolu ile fazla manganez alımı toksik etki gösterir. Aşırı dozda manganez alımı demir emilimini azaltarak demir eksikliği ile görülen kansızlığa yol açar. Ağızdan alınan gebeliği önleyici ilaçlar vücuttaki manganez miktarını azaltır. Yetişkinlerde günlük manganez ihtiyacı ortalama 4 mg kadardır. Mangan emilimine uyarıcı olarak; kalsiyum,sağlıklı yetişkinlerde sindirimden sonra kandaki Mangan miktarını düşürdüğünü gösteren bulgular bulunmaktadır. Demir, bazı bulgulara göre; Mangan ve Demir bazı ortak emilim ve taşıma yollarını paylaşabiliyorlar.Bir yemekteki demir miktarı arttıkça, Mangan emiliminin düştüğü görülmüştür. Magnezyum, günlük alınan Magnezyumun (200 mg/day), sağlıklı yetişkinlerde sindirim sonrası kandaki Mangan miktarını düşürdüğü gözlenmiştir. Bu etkisini, manganın emilimini düşürerek ya da Mangan kaybını yükselterek yaptığı gözlenmiştir. Son olarak mangan bağırsaklarda %4 verimlilik ile emilir ve kana transmanganin adlı bir protein ile alınır ve taşınır. Vücuttaki Mangan miktarı seviyesi değişik yollarla dışarı atımlarla kontrol edilir. Emilim kontrolü yoktur.
Avokado, arpa, fasulye, yaban mersini, böğürtlen, buğday kepeği, esmer pirinç, karabuğday, kestane, karanfil, kahve, yumurta sarısı, zencefil, yeşil yapraklı sebzeler, fındık, baklagiller, yulaf ezmesi, yer fıstığı, bezelye, ananas, kırmızı ahududu yaprağı, pirinç kepeği, ıspanak, ceviz, tam buğdayda bulunur. Çay, zengin bir Mangan kaynağı olmasına rağmen, içinde bulunan tannin de Mangan emilimini düşürür.
Vücutta eksiliği halinde doğum kusurları, körlük, kemik ve eklem bozuklukları, sağırlık, felç, üreme bozuklukları, normal olmayan kemik ve kıkırdak oluşumu, glukoz toleransında bozulma ve büyümede gecikme oluşabilir. Manganez eksikliği yaşayan bir kişide kilo kaybı, bulantı, kusma, deri tahrişi, saç uzamasında yavaşlama ve saç renginde beyazlaşma görülebilmektedir. Çok nadir rastlansa da yüksek doz ve toksik etkisi; halusinasyon, uykusuzluk, iştahsızlık, nefes alma zorluğu, baş ağrısı, depresyon, cinsel iktidarsızlık, sinirlilik, ruhsal rahatsızlıklar, hareket zorluğu, bacak krampları, zayıflıktır.Aşırı doz belirtileri, Parkinson hastalığının belirtileri ile benzerlik gösterir. Doğal diyet uygulayan insanlarda mangan eksikliği belirlenmediğinden, Avrupa Birliği mangan alımında genel populasyon için herhangi bir kısıtlama veya düzenleme belirtmemiştir. Ayrıca, diyabet ve pankreas bozuklukları görülebilir. Diyabet hastalarında vücutta olması gerekenin yarısı kadar manganez bulunmaktadır.Yüksek dozlarda kalsiyum, magnezyum ve fosfat alımı manganez emilimini azaltır. Solunum yolu ile fazla manganez alımı toksik etki gösterir. Aşırı dozda manganez alımı demir emilimini azaltarak demir eksikliği ile görülen kansızlığa yol açar. Ağızdan alınan gebeliği önleyici ilaçlar vücuttaki manganez miktarını azaltır. Yetişkinlerde günlük manganez ihtiyacı ortalama 4 mg kadardır. Mangan emilimine uyarıcı olarak; kalsiyum,sağlıklı yetişkinlerde sindirimden sonra kandaki Mangan miktarını düşürdüğünü gösteren bulgular bulunmaktadır. Demir, bazı bulgulara göre; Mangan ve Demir bazı ortak emilim ve taşıma yollarını paylaşabiliyorlar.Bir yemekteki demir miktarı arttıkça, Mangan emiliminin düştüğü görülmüştür. Magnezyum, günlük alınan Magnezyumun (200 mg/day), sağlıklı yetişkinlerde sindirim sonrası kandaki Mangan miktarını düşürdüğü gözlenmiştir. Bu etkisini, manganın emilimini düşürerek ya da Mangan kaybını yükselterek yaptığı gözlenmiştir. Son olarak mangan bağırsaklarda %4 verimlilik ile emilir ve kana transmanganin adlı bir protein ile alınır ve taşınır. Vücuttaki Mangan miktarı seviyesi değişik yollarla dışarı atımlarla kontrol edilir. Emilim kontrolü yoktur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder